Türkiye'nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç, Türkiye'nin İskoçya'da 18 Eylül'de yapılacak bağımsızlık referandumunu çok yakından takip ettiğini ve referandumda hiçbir suretle taraf tutmadığını söyledi.
Bilgiç, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, İskoçya'da 18 Eylül'de yapılacak referandumun İngiltere kamuoyunun gündeminde ilk sırada bulunduğunu belirterek, "Bütün dünya ve İngiliz kamuoyu çok yakından takip ediyor ve elbette Türkiye de bizler de büyükelçilik olarak çok yakından takip ediyoruz" dedi.
1707 yılından beri Birleşik Krallık'ın içerisinde yer alan İskoçya'da bağımsızlık referandumu yapılacak olmasını "tarihi bir dönemeç" olarak nitelendiren Büyükelçi Bilgiç, özellikle son anketlerde "evet" ile "hayır" oranlarının başa baş çıkmasıyla heyecanın daha da arttığını dile getirdi.
İskoçya'yı geçen ay ziyaret ettiğini ifade eden Bilgiç, birliği ve bağımsızlığı savunan kampanyaların direktörleriyle de bu ziyaret çerçevesinde bir araya geldiğini kaydetti. Bilgiç, şöyle konuştu:
"Gerçekten büyük bir coşku ve heyecan var ve bu artarak devam ediyor. Artık son aşamaya girilmiş durumda. Özellikle son günlerde Başbakan David Cameron, Başbakan Yardımcısı Nick Clegg ve muhalefetteki İşçi Partisi lideri Ed Miliband'in İskoçya'yı ziyaret etmeleri aslında konunun ne kadar önemli olduğunu ve gelişmelerin ciddiyetle takip edildiğini gösterdi.
İskoçya'daki referandumun sonucuna halk karar verecek ve biz bu iradeye saygı duyuyoruz. Türkiye'nin bu konuda taraf tutması diye bir durum söz konusu değil. Biz hiçbir suretle taraf tutmuyoruz. Ama sonuç ne olursa olsun, ister 'hayır' çıksın ister bağımsızlık yönünde bir karar çıksın şurası kesin ki, biz İskoçya ile ilişkilerimizi her alanda geliştirmek istiyoruz. O nedenledir ki, referandumdan bağımsız olarak İskoçya'da Türkiye bir başkonsolosluk açtı, yine referandumdan bağımsız olarak Türk Hava Yolları'nın (THY) seferleri artış gösteriyor. Ekonomi, ticaret ve diğer alanlarda bu bağı, bu ilişkileri geliştirmemiz gerekir."
"Birleşik Krallık'ın AB içerisinde kalmasını isteriz"
Türkiye ile İskoçya parlamentoları arasında geçen ay bir dostluk grubunun kurulduğunu belirten Bilgiç, ekonomiden, ticarete ve eğitime kadar birçok alanda iki parlamento arasında çalışma takviminin oluşturulduğunu dile getirdi. Büyükelçi Bilgiç, İskoçya'da yaklaşık 2 bin 500 Türk vatandaşının bulunduğunu kaydederek, "Bu vatandaşlarımızın yaklaşık yüzde 30'u aynı zamanda İngiliz vatandaşlığına sahip" dedi.
Bilgiç, İskoçya'daki referandumun sonucu "bağımsızlık" yönünde olursa, bunun sadece Birleşik Krallık için değil Avrupa için de önemli olacağını kaydetti. Birleşik Krallık içerisinde Avrupa Birliği (AB) içerisinde kalıp kalmama tartışmalarının da yapıldığını anımsatan Büyükelçi Bilgiç, şunları ifade etti:
"Biz Türkiye olarak, Birleşik Krallık'ın AB içerisinde kalmasını tercih ederiz, isteriz, destekleriz. Ama Birleşik Krallık'ta AB ile ilgili tartışmalar devam ederken şu anda özellikle bağımsızlık yanlısı kampanyada AB'ye üye olma konusunda özel bir vurgu olduğunu görüyoruz. 'İskoçya bağımsız olursa AB'ye üyelik otomatik mi olur, olmaz mı?, AB içerisindeki ülkeler buna nasıl tepki gösterir? İskoçya'nın bağımsızlığı bazı AB ülkelerinde endişelere yol açar mı?', bütün bunlar tartışılıyor elbette. AB'nin hem kendi içerisinde, hem İskoçya'nın AB ilişkilerinde, hem de Birleşik Krallık'nın AB ile ilişkileri bağlamında etkiler doğuracaktır."
"Dünyanın sonu gibi görmek doğru olmaz"
Büyükelçi Bilgiç, "İskoçya'nın olası bağımsızlığının, Birleşik Krallık'ın uluslararası arenadaki gücünün zayıflamasına neden olma ihtimaliyle" ilgili soruya ise şu yanıtı verdi:
"Sonucu bilmiyoruz ve spekülasyondan yola çıkarak daha ileri değerlendirmeler yapmak doğru değil. 18 Eylül referandumunun sonucunu gördükten sonra önümüze daha net bir tablo çıkacaktır. Ama şunu göz önünde bulundurmak lazım, İskoçya'nın nüfusu 5 buçuk milyonun biraz altında ve referandumdan bağımsızlık çıkması durumunda müzakereler yürütülecek. İngiltere, İskoçya'nın ayrılması durumunda bile, büyük, güçlü ve önemli bir ülke olmaya devam edecek ve uluslararası alandaki önemini kaybetmeyecek. Elbette, İskoçya'nın Birleşik Krallık içinde kalması değer taşıyor, önem taşıyor, bu önemsiz bir konudur demiyorum, bunu diyemeyiz. Ama öyle bir durumda, Birleşik Krallık için çok karamsar bir tablo, çok karamsar bir sonuç, dünyanın sonu gibi görmek doğru bir yaklaşım olmaz."
18 Eylül'de İskoç halkına, "İskoçya bağımsız bir ülke olmalı mı?" sorusu yöneltilecek. "Bağımsızlığa evet" sonucunu çıkması halinde varlıkların paylaşımı ile ilgili Londra ile Edinburgh yönetimleri arasında yürütülecek müzakerelerin ardından, İskoçya 24 Mart 2016'da Birleşik Krallık'tan resmen ayrılacak.
Referandumla ilgili "YouGov" adlı kamuoyu araştırma şirketinin bu hafta yaptığı son anket, bağımsızlığa karşı çıkanların oranının yüzde 52, "bağımsızlığa evet" diyeceğini söyleyenlerin oranının ise yüzde 48 olduğunu ortaya koydu. 1,300 İskoçyalıyla yapılan ankette yüzde 10 ise kararsız olduğunu dile getirdi. Geçen hafta açıklanan bazı anketlerde, bağımsızlık yanlılarının önde olması İngiliz hükümetinde endişeye neden olmuştu.
Kaynak: www.ihlassondakika.com